(AKŞAM)
Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, hem sahada hem kasada hem masada güçlü bir Trabzonspor hedefine doğru hızla yürüdüklerini söyledi. Ağaoğlu, yaptığı açıklamada, görevde bulundukları süre boyunca 1 milyar 100 milyon liralık ödeme gerçekleştirdiklerini belirtti. “Nisan 2018’de koltuğa oturduğumuzda borcumuz 900 milyon lira civarındaydı” diyen Ağaoğlu, şöyle devam etti: “O günkü kur ile 185 milyon euro ediyor. 30 Haziran 2020 tarihi itibarıyla da borcumuz yine 900 milyon lira civarında. Güncel kur üzerinden 110 milyon euro. Göreve geldiğimiz günden bugüne ödediğimiz para ise 1 milyar 100 milyon liranın üzerinde. Gerçekten çok büyük paralar ödedik ve ödüyoruz
GÜNDE 1,2 MİLYON ÖDEME
Ortalama günde 1,2 milyon liralık bir ödeme yaptığımız anlamına geliyor. Biz borçları öderken diğer taraftan da ağır faiz yükü ve kur farkından kaynaklanan sorunları da çözerek kulübümüzün bir batağın içerisine girmesini engelledik. Bunları yapmamış olsaydık ve eski anlayış devam etmiş olsaydı borcumuz maalesef 2 milyar liranın üzerine çıkacaktı. Bu şekilde bir ekonomik istikrarla devam ettiğimiz sürece 7 yıl sonra borçsuz bir Trabzonspor olacağını ümit ediyoruz. Bu Trabzonspor camiasının gücüdür, Trabzonspor ailesinin hep birlikte başardığı seferberliğin ürünüdür.”
HARCANANIN 2.5 KATI GELİR
Ağaoğlu, 2.5 yılda 38 futbolcuyu kadrolarına kattıklarını, bu futbolcuların tamamı için yaklaşık 13,2 milyon euro bonservis bedeli ve 3,7 milyon euro menajerlik ücreti ödediklerine dikkati çekerek, “Yine bu süreçte Alexander Sörloth, Yusuf Yazıcı, Burak Yılmaz, Juraj Kucka, Okay Yokuşlu, Bero ve Castillo gibi isimlerin bonservis bedeliyle satışını gerçekleştirdik. Bu transferlerden kulübümüz 44 milyon 300 bin euro gelir elde etti. Yani harcadığımızın 2.5 katı bir gelir elde etmişiz. Bu süreçte Süper Lig’de iki sezonda da şampiyonluk yarışı verdik, Türkiye Kupası’nı müzemize götürdük” dedi.
300 MİLYON GELİR
Zorlu bir süreçlerden geçtiklerini anlatan Ahmet Ağaoğlu, mali kaynak yaratma konusundaki çalışmalarını şöyle anlattı: “Tüm gelirlerimizde yüzde 50’yi aşan bir artış sağladık. Bu sezon bilet, kombine, forma ve maç günü gelirlerimizde büyük bir düşüş yaşansa da geçtiğimiz sezonlarda yine 150 milyon lirayı aşan bir ticari gelir sağladık. Neredeyse 300 milyon liraya yakın geliri kasamıza koyduk.”
DEĞER 6’YA KATLANDI
Ağaoğlu, göreve geldiklerinde Borsa İstanbul’da piyasa değeri 164 milyon TL olan bir şirket devraldıklarını belirterek, “Bugün itibarıyla 1,2 milyar lira. Türk lirası bazında 1 milyar liralık bir artış, euro bazında ise 100 milyon eurodan fazla bir değer kazanmışız” dedi.
HARCAMA AZ BAŞARI ÇOK
Ağaoğlu: “Geçtiğimiz yıllarda 35- 40 milyon euro bandında kadro maliyetiyle 60 milyon euroluk bir değere ulaşıyorduk. Bugün 15 milyon euroluk bir kadro maliyetimiz var ve 80 milyon euroya yakın bir piyasa değerimiz bulunuyor. Aynı zamanda sahada da harcamalarımıza oranla daha yüksek başarılar elde ediyoruz.
AVRUPA BiZi TAKiP EDECEK
Ağaoğlu: “Flavio, Baker, Lewis, Marlon, Edgar, Diabate gibi isimlerle kadromuzu güçlendirdik. Tüm transferlerimizin hem Süper Lig’in hem de Avrupa’nın dikkatle takip edeceği isimler olacağına eminim. Şimdiden konuşulmaya başlandı bile.”
EN DEĞERLİ OLACAĞIZ
Ağaoğlu: “Sörloth’un satışından önce 86 milyon euro ile Türkiye’nin en değerli kulübüydük. Her ne kadar ikinci sıraya gerilemiş olsak da yeni transferlerimizin performansıyla yeniden Türkiye’nin en değerlisi olacağımıza eminim.
YAPILANDIRMA OLUMLU
Ağaoğlu: “Gerek kulübümüzün tüzüğünde, ‘Genel kurulda onaylanan bütçenin yüzde 10’unun üzerinde yapılan harcamalardan yönetim kurulu şahsen sorumludur’ şeklinde yaptığımız değişiklik, gerekse uyguladığımız mali disiplin ve Bankalar Birliği ile gerçekleştirdiğimiz yapılandırma kulübümüzün stabil bir ekonomiye kavuşmasını sağladı.”
SABRIN SONU SELAMET
Ağaoğlu: “Biz taraftarlarımıza bir söz verdik, ‘Trabzonspor’u her zaman yarışın içinde tutacağız’ dedik. Bu sözümüzü de tutmaya çalışıyoruz. Ancak burada herkesin biraz sabırlı olması gerekiyor. Taraftarlarımız, camiamız ve bize gönül veren herkes sabırla Trabzonspor’un yanında olmalı. ‘Sabrın sonu selamettir’ derler. Sabredersek, sağ salim arzuladığımız limana ulaşacağımıza inanıyoruz.